[playlist ids="28514"] ''Bütün günler yenileşir her bekleyişte Ve bütün dünler, bütün geçmişler'' Girizgâhı Edip Cansever'in bir şiirinden  en sevdiğim satırlarla yapacağım. Sonra Murathan Mungan'ın 'Yalnız Bir Opera'sına bağlayacağım. "Ne kalacak bizden. Ne kalacak geriye savrulmuş günlerimizden." Bu satırlarla yetin(e)meyeceğim pek tabii ki, Devam edeceğim. "Aşk yalnız bir operadır. Aşkın bir yolu vardır, her yaşta başka...

“Dikran Efendi Kaldır Kepengi” bu söz çocuk yaşlarımda babaannem tarafından uykudan uyandırılmak için bana söylenen bir söz.O sabah erken kalkar bahçeden içeriye çekyat üzerinde yatmakta olan bana söylenirdi, bu aynı zamanda “Hadi kalk yapacak çok işimiz var” demekti.Yıllar sonra yazdığım ilk hikaye kitabımın adı bu...

Gençlik başımızda dumanken,Doğa'nın deyimiyle;'Evvel zamanın içinde.'Kendimize her yaşta edinecek dert bulduğumuz.O minicik dünyevi dertlerin, kederlerin içinde kaybolup herhangi birinden ya da bir şeyden şikayet ettiğimizde,'Her şey geçer.' derdi annem,'Herkes gelir ve gider. Hiçbir şey kalıcı değildir hayatta.'Her şeyden ve herkesten önce onun gitmesi ne tuhaf.Ve...

    ‘..Günün birindebirliktebir fincan kahve içebilmeninsadakatihayali...

Memleket meseleleri ve ciddi konularda sazı eline alan, bildiği ve bilmediği gibi çalan yıldız gazeteci, fenomen bilim adamı ve aktivist sosyal medya kullanıcısı sayısı yeterli miktarın oldukça üzerine çıktığına göre;Biz de artık burada rahatlıkla içimizden geleni yapıp, işin unutulan boyutlarına eğilebilir, kaderine terk edilen birtakım...

'' Yaşantımdan aldığım keyif dışında hiçbir şeyin gurmesi değilim, bilirkişi olmaya hevesli değilim. Okuyanlara, tadanlara, pişirenlere, simyacılara, yorumlayanlara, gezginlere yok etmeye değil var etmeye çalışan herkese, her şeye saygı doluyum. Benim aşkım, işim: topraktan ateşten havadan sudan gelip geçen, beslenen her şeye. '' Portre'de Nağme'nin Mayıs...

[caption id="attachment_27557" align="aligncenter" width="301"]  [/caption] Herhangi bir günü haftanın,Bir sabah,Her şeyin birbirini hiç sıkılmadan takip ettiği,Kafası kısmen karışık mevsimlerin bile, aynı döngüyle.Aynı 'aynı' döngüyle.Düşün,İlkbahar nasıl unutamaz gelmeyi, bir kez bile.Peki unutursa bir kez bile,Kulağına fısıldar mı biri?Kalk, yerine yat diye.Benim fısıldamaz.Bi’ an, biraz sıkıldım her şeyden...

Nağme'de 'Bayram Özel'İlk konuklarıma çocukluğumuzun bayramlarını sordum.Beni kırmadıkları, eskiyle yeniyi harmanlayıp paylaştıkları için teşekkür ederim.Buyursunlar;Çocukluğumuzun bayramlarından kalanlarbaba-oğul imzasıyla; "Röportaj mı olsun, acep nasıl olsun, bayram şekeri tadında mı olsun, hüzne karşı bir saygı duruşunda mı bulunalım. Karar bile veremedik. En son babamla böyle bir dönem ödevi...

                                                                            "Bir elin gizemine ve hüznüne, ağaçların şefkatine...

Hayal et.Bir sonsuzluk düşün,Rengi ve şekli değişen, Uçsuz bucaksız, Sonsuz ve sınırsız.Mevsimleri getir aklına,İlkbahar, yaz.Sonbahar, kış.Kaç ilkbahar bıraktın geride, kaç kez aşık oldun.Kaç kez çarptı kalbin dayanamayacağın kadar.Düşün,Kır çiçeklerini, yemyeşil eriği ve çağla bademi,Papatyayı.Renkleri, kokuları.Geniş bir an düşün,Mehtaplı bir gece,Özlediğin uzak bir hatıra,Sahiller, Kum taneleri.Murathan...

Hayat düz bir çizgi değildir, ölümdür dümdüz bir çizgiyle sonlanan.Hayat hep hareket eden, cap'canlı olan.Değişen, dönüşen. Aynılıktan değil farklılıktan beslenendir.Aşağıya, yukarıya. Sağa sola, uzağa yakına.Dağılandır kimi zaman.Parçalanan hatta.Fakat hep cap'canlı.Ölüm de o parçalardan sadece biridir aslında, biz onu genellikle kendi başına hayatın başka bir yüzü...