Yapay Zeka, İlişkiler ve Emotion AI

Her filmini anımsar mısınız? Yapay zekaya aşık olan bir adam ve onun etrafında gelişen olaylar. Geriye dönüp düşünürseniz filmi izlediğimiz zamanlar ChatGBT hayatımıza girmemiş, pandemi yaşanmamış ve hayatımız bu kadar dijitalleşmemişti. Filmi ilk izlediğimde sonradan izlediğimde de teknolojinin insanın duygularına nasıl dokunacağını, duygular ve teknoloji nereye evrilecek diye çok düşünmüştüm.

Sizi bilmem ama ben filmlerden, kitaplardan, hikayelerden, müziklerden ve yaşanmış her andan etkilenirim. Yakın çevrem teknoloji ile ilgili fikirlerimin gerçekleşmesinin imkansız olduğunu bunların asla mümkün olmayacağını söylediği çok olur. Ben her şey mümkün diye düşünürüm. Keza Ray Kurzweil kitaplarında bundan bahsediyor. Hatta birçok durum tahmininden önce gerçekleşiyor. Merak edenler “Ruhsal Makinalar Çağı – The Age of Spritual Machines, Akıllı Makinalar Çağı – The Age of Intelligent Machines” kitaplarını okuyabilir. On yıl önce Her’de geçenler bilim kurgu gelirken şimdi hepsi gerçek…

Pandemi sonrasında da ilişkiler bambaşka bir hal aldı. İlişkiler bile love bombing, gaslighting, ghosting ekseninde dönüyor. Söz konusu aşk olunca her şey akıl almaz şekilde. Ama bu ayrı bir yazı konusu.

Şimdi size soruyorum bir yapay zekayla aşk / birliktelik mümkün mü? Neden size bu soruyu soruyorum anlatacağım. Çok uzun değil kısa bir süre önce (pandemi) yüz yüze iletişim yerini dijital iletişime bıraktı. Açıkçası en güvenli alanımız olan evimizde geçirdiğimiz zorunlu kalma hali tüm ilişkilerin dinamiğini değiştirdi. Bu ister iş olsun ister kişisel hayat aksini savunan varsa konuşmak isterim.Bilim insanlarının yoğun araştırmaları gösteriyor ki (dilerseniz rastgele bir akademik makaleyi okuyabilir etkileri üzerine düşünebilirsiniz) hem duygusal hem de fiziksel olarak bağlantı kurmakta zorlandığımızı ve her geçen yalnızlaşan bireylere dönüşüyoruz. Ben demiyorum bilim insanları diyor.

İnsanın olduğu her yerde iletişim kaçınılmazdır. Biz sosyal varlıklarız. Arkadaşlık, ilişkiler ve bağ kurmak bizi biz yapan özellikler. Keza hayal gücümüz, Her’de olduğu gibi aşk ve yapay zeka teması karşımıza çıktığında şaşkındık. Şimdi yapay zeka yüzünden intihar eden kişileri bile konuşuyoruz. İnsanlar robota aşık olabiliyorsa robotlar da gerçek duyguları hissetmek istiyor olabilir. Ve hatta açıklama yapanları bile var! Times dergisinin 2018 yılında “Internette en etkili 25 kişi” (https://time.com/5324130/most-influential-internet/) listesinde yer alan robot influencer Lil Miquela; yaptığı bir açıklamada robot olduğunu kabullenemediğini, insan gibi hissettiğini ve sürekli ağladığını, uzunca bir yazı ile paylaşmıştı.

Biz henüz yapay zekayı konuşuyoruz. Ama dünya Emotion AI (Duygusal Yapay Zeka) çalışmalarında. Generative AI, diğer adıyla üretken yapay zekâyı aktif olarak kullanıyoruz. Ve bazı insanlar “Her” filminde olduğu gibi yapay zekaya aşık oldular. Oysa Reddit ve Discord gibi platformlarda yer alan mesaj panolarında dijital sevgililere derin duygusal bağımlılık duyan kullanıcı hikayelerini görmenizi isterim.

Emotion AI, Generative AI yardımıyla bilgisayar sistemlerinin ve cihazların insan duygularını anlaması ve yorumlaması için tasarlanmış bir teknoloji olarak özetleyebiliriz. Emotion AI teknolojisi, görsel, işitsel ve davranışsal verileri analiz ederek kişilerin duygusal durumunu anlamayı amaçlıyor. İnsanların duygusal ifadelerini tanıyabilme, ses tonu analizi yapabilme ve davranışsal ipuçlarından anlam çıkarabilme gibi yetenekleri içeren Emotion AI (Duygusal Yapay Zeka) pazarlama, sağlık hizmetleri, eğitim, insan makine etkileşimi, işe alım vb alanlarda kullanılıyor.

Diğer yandan teknoloji ilişkilerimizin en ince yerlerinde. Sohbetler whats app gruplarında dönüyor, flörtler direkt mesajla yürümekte… Yüz yüze görüşmeden biten tanışmalar, telefondan silinebilecek bir uygulama gibi bakılan ilişkiler/ insanlar. Gerçek zamanlı yaşanan hayal kırıklığı, hakikatten uzaklaşma, beklentinin karşılanmaması ve yalnızlık. Sezen’in dediği gibi “En güzel duyguların katili” artık teknoloji.

Aşk bitti mi bilmiyorum. Duygularımızın yerine geçecek makinalara evrilmeden önce unutmamamız gereken şu an yapay zeka insanlar gibi düşünmüyor, hissetmiyor ve ihtiyaçları yok. Ama insanları ikna etmek için yeterli derecede gerçekçi bir kopyalamaya sahip. Her zaman söylediğim / yazdığım gibi yapay zekayı kontrol eden biz olmalıyız. Yoksa avucumuzun içindeki dünyadan yayılan kelimeler ve emojilerle düz bir dünyada yaşamaya başlayacağız.

Biz mi yapay zekaya aşık olacağız yapay zeka bize mi? Zaman ile göreceğiz. Bildiğim hissediyorsak varız ama şimdilik!

Yeşim Mutlu

Yorum yok

Yorum Yazın