07 May Sosyal Medyada Takipçi Savaşları…
O6 Mayıs 2014 benimgibi.com yazım. Bu kez yazıyı buraya da ekleyeceğim. Yazı yayınlanır yayınlanmaz çok konuştuk üzerinde. Bahar temizliği şart kardeşim!.
Sosyal Medyada Takipçi Savaşları…
Sosyal medya hayatımıza girdi gireli bir çok kelime ve racon öğrendik. Düne kadar follow / unfollow bilmeyen babaanneler bile bugün takipçi /follow nedir biliyor. Hal öyle ki “takipçi sayın kadar konuş” esprileri dönüyor ortalıkta. Sanki takipçi sayısı çok yüksek olunca herkes pek bir ünlü, pek bir dikkate alınan oluyor. Bir Cem Yılmaz olsak tamam. Kendisinin hiç tweeti yok ve 6,3 milyon takipçisi var. Ama şöyle etrafa baksanız herkes Cem Yılmaz edasında.
Facebook bildiğiniz gibi arkadaşlık sitesi olarak kurulmuş olsa da artık ticari bir hal almış durumda. Bir çok markanın en etkin kampanyalarını Facebook üzerinden kurgulamasına şaşmamak lazım. Facebook ile insanlar önce okul arkadaşlarını buldular sonrada hayatlarında tanışamayacakları kişilerle bir anda arkadaş olabildi ya da olduğunu sandı. Zaman ile de kazın ayağı değişti ve herkes nedir ne değildir anladı. Türkiye’de Facebook hala en popüler kullanıma sahip sosyal mecra. Günlük aktif mobil kullanıcı sayısı 9,5 milyon olan bir siteden bahsediyoruz. Ve Türkiye, dünyada Facebook’u en çok kullanan ülkeler arasında altıncı sırada yer alıyor.
Twitterin Türkiye’de 7.2 milyon tekil Twitter üyesi bulunuyor. Bu üyelerin de 5.3 milyonu aktif olarak Twitter kullanıyor. Yani Twitter kullanıcı sayısıyla Facebook günlük kullanımın çok altında kalıyor. Ama Twitter düşünce ve ifade açısından vazgeçilemiyor.
İnstagram için güncel veriler 2013’e ait ve 3 milyon kullanıcı olduğu söyleniyor. Bu sebeple Türkiye henüz İnstagramı tam keşfetmedi bile denilebilir. Ama dünyada yapılan araştırmalar İnstagramın şu anda *en yüksek etkileşim oranına sahip olduğunu gösteriyor. Yani yüksek etkileşim oranlarına ulaşmak isteyen pazarlamacılar ve markalar için en uygun platform, İnstagram.
Yedi sosyal ağdaki son 2500 marka içeriğini analiz eden araştırma şirketinin elde ettiği sonuçlar instagram üzerindeki marka paylaşımlarının Facebook’tan tam 60 kat daha fazla etkileşim sayısına ulaştığını gösteriyor. Zira markanın takipçileri/hayranlarının kullanıcıların marka içerikleriyle etkileşim sayısına oranına baktığımızda Instagram’da bu oran %4,21 iken Facebook’ta %0,7; Twitter’da ise %0,3.
Şimdi YSM bunları neden yazıyor diyebilirsiniz. Neden mi yazıyorum? Okuyunca anlayacaksınız. Amacım tereciye tere satmak değil. Lakin, bendeniz verilerle ve belgelerle konuşmayı seven bir kadınım. Halihazırda da farklı sektörlerde uzun yıllar deneyime sahibim. Blog yazdığım günden bu yana da sosyal medya da olan ve yakınen tanıdığım çok kişinin ilk andan şu anda olduğu noktaya kadar nedir ne değildir bilirim. Ama benim işim dijital ajans ya da pazarlama vb değil. Ben kendi halinde bir fotoğrafçı, blogger ve anneyim. Selfie Bakanınız olarakta sağ olsunlar bana yer verdiler sizlerle buluşuyorum.
Bu yazıyı yazmamın sebebi de beni instagram da engelleyen ve twitterdan unfollow eden sevdiklerim. Sağ olsunlar bana büyük iyilik yaptılar bu yazı ortaya çıktı. Yazdıklarım tamamen bana ait deneyimler. Hatta arzu eden olursa da 2013 Aralık verileriyle de size isimsiz olarak o günkü ve bugün ki takipçi sayılarını verebilirim. İstanbul’da yer alan bazı kişilere ait sosyal medya hesaplarını inceledim. Alexa verilerinden pinterest hesaplarına kadar. Ve gördüğüm şu ki o veya bu şekilde bir çok kişi takipçi sayısını arttırabilmek için organik olmayan yani takipçi satın alma dediğimiz işlemi gerçekleştirmiş.
Şimdi kim haklı kim haksız?
Hiç kimse haksız değil herkes haklı. Çünkü herkeste “ben muhteşemim, en iyi yazar, en muhteşem sanatçı, en şık, en blogger, en iyi anne, en iyi fotoğrafçı, en iyi moda bloggeri, en iyi teknoloji yazarı, en iyi kitap benim “ çılgınlığı almış başını gidiyor. Bunu bu hale getiren de bizler ve markalar. Çünkü markalar tüketiciye ulaşmak istiyor. Blog yazan, web istesi içerik üretenlerde markaya ulaşmak. Her iki taraf da birbirine ulaşırken de farklı yolları deneyecek. İşte burada olayın görünmeyen kısmını her iki tarafta göremiyor ya da görmek istemiyor. Çünkü marka bir buluşma ya da toplantı yaptığında yüksek takipçi sayısına sahip kişilerle olmak istiyor. Takipçisi 100 binler olupta instagram da sadece 25 like ve hiç yorum almayanları biliyorum. Keza facebookta da öyle. Burada amacım kimseyi rahatsız etmek değil. Lakin takip edeni ederim, ya da eden eder etmezse takipçi satın alırım ben de buradayım durumunu anlatmak istedim.
Aslında konu çok basit. Siz ne kadar güçlü bir marka/ kişi olursanız insanlarla pozitif etkileşim de bulunabiliyorsanız ne mutlu size. Ha buna rağmen sizden rahatsız olan sizi silen ya da racon diliyle unfollow eden varsa hemen çıkarın hayatınızdan hemen. Çünkü siz kimseye bir şey yapmadınız. Bahar temizliği şart!
Maalesef sosyal medyada beğenilmek ve ilgi görmek insan egosunun temel besin maddesi haline geldi. İşin bir de sosyal medya da eleştirilme ve mutsuzlukları var o da ayrı konu. Benim YSM olarak size önerim kendinizi “olmadığınız bir kendi haline” sokmamanız. İçinde bulunduğunuz kendinizle yani ruhunuzla, bedeninizle kendinize değer vererek mutlu olabilirsiniz. Kişisel markanızı da takipçi sayısı stresine sokmayın.
Geçtiğimiz günler de twitter hesabımdan yazmıştım buraya da yazmak istedim. “Bir insana yapabileceğiniz en büyük iyilik ‘kendi’ olabilmesini öğretmektir. “ #ysmozlusozu
Bu sebeple sizi hayatından silen olursa, facebookta arkadaşlık listesinden çıkarırsa; twitterde unfollow instagram da takipçi listesinden çıkarırsa gülün geçin. Dünyanın sonu değil. Çünkü hayat gerçek dostlarla ve sevdiklerinizle mükemmel. Buyrun, bunlar da en sevdiğim takipçi kontrol programları.
Selfie Bakanınız olarak twitter için TwitFollow , İnstagram için Takipçiler+ programıyla takipçi kontrolü yapıyorum.
Bu arada haftanın en keyifli #selfiesini paylaşmadan da geçemeyeceğim. Ne kadar muhteşem değil mi?
Bu yazıyı okuduğunuz saatlerde “Hıdırellez” sabahını yaşıyor olacağız. Bahardır aşk zamanıdır hayattır Hıdırellez…
Sevdiğim kim varsa, kendim de dahil, sevebileceğim herkes de dahil tüm dilekleriniz gerçek olsun 🙂 …
YSM Selfie Bakanı
Deko Blog
27 Mayıs 2015 saat 18:44Merhaba
Ya sizi instagramdan görüyordum ama bloğunuzu ilk defa inceleme fırsatı yakaladım. Gerçekten harikaymış. Herkesin merak ettiği, ya da ‘acaba mı’ dediği her konuya samimiyetle değinmişsin. Bir kaç saat buradayım gibi gözüküyor. Başarılar….
Gülşah
Yeşim MUTLU
28 Mayıs 2015 saat 14:34Sevgili Gülşah, O zaman yeniden merhaba 🙂
Uzun yıllardır yazan biri olarak ilgin ve harika yorumun için çok teşekkür ederim.
Kafama takılan ne varsa yazıyorum Bir nev-i zihni sinir beyin yazıları
Takibe takip 🙂
YSM