28 Eki Hayat sanatla güzel
Tarihi yarımada her zaman beni büyüler. İstanbul’u İstanbul yapan öğeler burada yer alırken her noktasında ayrı bir tarih gizlenir. İstanbul’un ilk kurulduğu ve geliştiği yerlerde ne hikayeler barınır. Öğrencilik yıllarımda içinde yaşarken tarihi bu kadar derinden hissettiğimi anımsamıyorum. İnsan yaşını başını aldıkça geçmişine duyduğu özlem kadar tarihine de daha çok bağlanıyor.
Öğrenciliğim boyunca Vezneciler Kız Yurdu (ana konaklama yerim) yaz aylarında Çemberlitaş ve Fındıkzade kız yurtlarında kaldığım için her yere yürüyerek giderdim. Şimdi düşünüyorum da okula yürüyerek gitmek ve tarihin içinden geçmek büyük lüksmüş. Sultanahmet, Ayasofya, Gülhane Parkı her zaman çay içtiğimiz ve “hadi dışarı çıkalım” diyerek kendimizi sokağa attığımız yerlerdi. Taksim ve Boğaz’ı hafta sonları için tercih ederdik o zamanlar. Hayat ne çok hızlı geçiyor!
Dün Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Basın Müzesi Sanat Galerisi üç sanatçının yer aldığı resim sergisinin açılışına katıldım. Neriman Şahin, Fikret Dadaloğlu, Bahar Akdeniz’in eserleriyle sonbahara sezonunda sanatseverlere “merhaba” diyen Basın Müzesi’nde olmak benim için çok önemliydi.
Sanatı, sanatçıyı her zaman desteklememiz gerektiğini her zaman söylüyorum. Korona salgını sebebiyle tüm sektörler gibi sanatçılarımız da derinden etkilendi. Son zamanlarda yüzümüzü güldüren gelişmeler olsa da pandemi hala devam ediyor. Şu gerçek var; hepimiz pandemiyle yaşamayı öğrendik. Sanatta artık “sosyal mesafeli, maskeli ve hijyenik”. Tüm kurallara dikkat edilerek art arda sergiler açılıyor. Basın Müzesi’nde de durum aynı. Tüm önlemlerle müzeyi gezebiliyoruz.
Serginin açılışında konuşan TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş;
” Basın Müzemizin harap halinde olan binası kamuya yararlı bir dernek olan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin kısıtlı olanaklarıyla 1984-1988 yılları arasında onarıldı. 33 yıldır da kimseden yardım almadan TGC’nin çabalarıyla ayakta duruyor.
Salgının yarattığı kapanma sürecinden sanat dünyası da tüm sektörler gibi çok etkilendi. Ancak tüm önlemlerimizi alarak Müzemizin galerisinde açılan sergilerle sanatın aydınlığında tekrar buluşuyoruz. Neriman Şahin, Fikret Dadaloğlu ve Bahar Akdeniz’i çalışmalarından ötürü kutluyoruz Tüm sanatçıları tarihi yarımadanın görülmesi gereken en önemli binalarından biri olan gazeteciliğin hafızası Basın Müzesi’nin Sanat Galerisi’ne bekliyoruz.”
derken herkese açık çağrıda bulundu.
Sanata ve sanatçıya değer veren her kurum benim için çok değerlidir. Her zaman sanatı üreten, sanatı destekleyen ve sanatı büyütenlerin başımın üzerinde yeri var.
Fotoğraf sanatçısı olarak en kısa zamanda Basın Müzesi’nde kollektif bir sergi açmayı hayal ediyorum. Tarihi Yarımada’da sergi açmak hayali bile beni heyecanlandırıyor.
Sergi açılışı sebebiyle tanıştığım genç sanatçılarla beraber olmak ve sanat ruhunu sonuna kadar hissettiğim bu yerde olmak benim için çok değerliydi.
TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, Basın Müzesi Müdürü Saadet Altay, Müdür Yardımcısı Nedim Kavuk, Amil Üçbaş ve sevgili dostlarım Aliye / Mustafa Üçbaş’a davetleri için çok teşekkür ederim.
Sanatçılara ait izlenimlerim arasında;
Neriman Şahin’in her eserinde yer alan minik evleri, selden yangına duygularını aktardığı renkli dünyası,
Fikret Dadaloğlu’nun buram buram İzmir Ödemiş’i anlatan Anadolu kokan resimleri, derin hayalleri ve hayal ötesi İstanbul tasviri,
Bahar Akdeniz’in sürrealist , soyut çalışmaları ve pandemi de başladığı farklı portre yorumları bende kalan izler oldu. (Güne ait kısa bir reels videoyu da instagram @yesimmutlu71 hesabımda bulabilirsiniz.)
Sanat hayatımızın vazgeçilmezi olsun.
Sanat ile kalalım.
Yeşim Mutlu
Yorum yok