Bir zamanlar deli gönlüm

“Ele avuca sığmazdı deli gönlüm

Bir zamanlar neredeydi, şimdi nerde”

……………

Ülkü Aker’in sözlerini yazdığı Onno Tunç’un bestelediği, Sezen Aksu’nun eşsiz yorumuyla benim dönemimin marşı haline unutamaz bir şarkı. Sözleri ayrı, melodisi ayrı duygulara götürür sizi. O müzik sizi duygulara hapseden ve siz çıkmak istemedikçe o durumdan çıkamazsınız. Yaşınız kaç olursa olsun müzik sizi her zaman farklı duygulara sürükler.

Her dönemin müzikleri farklı olduğu gibi müziğin nereden gelip nereye gideceğinizi asla bilemezsiniz. Rönesans’tan günümüz -ki en ilkel zamanlarda bile doğa seslerinin müzik oluşturduğunu düşünüyorum- müzik hayatımızda önemli yer taşır. Müzik ruhun gıdası olduğu kadar duyguların da en yakın dostudur.

İlk çocuklukta annemizin ninnisiyle başlayan müzik algımız zaman ile çevremizin etkisi ve kendi keşiflerimizle farklı tarzlara evrilir. İnsan her yaşında ayrı müziğe ilgi duyabildiği gibi dönemsiz her müziği de sevebilir.

Müziğe olan ilgim anneannemin hacıdan getirdiği teyp ile başlar. O zamanlar 7 yaşında bir kız çocuğu için adına kaset denilen iki gözlü dikdörtgen kutucuğun büyülü sesler çıkarması için düğmesine basılan cihaz uzaydan gelmiş gibidir. Günümüzde çocuklara o teybi göstersem herhalde bu ne diye soracaklardır. Onlar YouTube, Spotify, iTunesi, Deezer, Soundcloud, müzik app. vb. platformlarla büyüyorlar.

X kuşağı bir annenin Y ve Z kuşağı çocukları olduğu için (bu ben oluyorum) haliyle evde güncel müziğe dair ne varsa öğrenmemesi çok zor. Açıkçası hoşuma da gitmiyor değil. En büyük kızımla gittiğim The Black Eyed Peas konseri gibibugün Billie Eilish Türkiye’ye gelse ilk ben giderim 🙂 Geleneksel olarak baktığınızda dinleme listemin sıklığını büyüdüğüm dönem müzikleri belirlemiş durumda. Çocuklarla yolculuğa ya da şehir içi trafiğe çıktığımızda ilk işleri kendi müziklerini dinlemek için listelerini açmak oluyor. Onlar için anlam ifade etmeyen şarkılar benim için çok anlam ifade ederken onlar için anlam taşıyan şarkıları da ben anlamakta zorlanıyorum. Neymiş hep aynı müzikleri dinliyormuşum. Sabitmiş müzikler, çok sıkıcıymış. Sonra bir bakıyorum beğenmedikleri müzikleri Spotify listelerine eklemişler. Gençken biz de öyle değil miydik? Babamın “Sevemedim Kara gözlüm” şarkısını dinlerken of baba çok üzücü bu şarkı dediğimde onun hangi anılarla dinlediğini nereden bilebilirdim!

Mayıs ayında anne ve babamla uzun bir zaman geçirdik. Pazar ve ekmek almak için çıktığımız kısa yolculuklarda dahi onların en sevdiği müzikleri açtım. Babamın en sevdiği şarkıyı açtığımda bana dönüp “sen sevmezsin ki” demesi gözlerimi doldurdu. Baba dedim o zaman anlamıyordum ama şimdi o kadar iyi anlıyorum ki. Senin sevdiğin ne varsa ben de çok seviyorum. Çünkü sen yaşanmışlıklarınla oralardasın, o zamanlarda ki anılarınla o duygulardasın. .

Bir gün kızlarımda benim için bunu der mi bilmiyorum ama her zaman müziği çok sevdim. Halen çok seviyorum ve halen bir zamanlar deli gönlüm dinliyorum.

Müzik hiç susmasın, hayat müzikle güzel.

Yeşim Mutlu

25 Haziran 2021, Haberlercom 

Yorum yok

Yorum Yazın