Bir yıl öncesi bir yıl sonrası. Hayat dolu dizgin hızla akıp gidiyor.
Daha önce Göktürk’te kar şeklinde yazılar yazarken şimdi Ispartakule’den bildiriyorum. Aslında epey oldu taşınalı ama nedense buraya ait blog yazısı yazmadım içimden yazmak geçse de zamanı vardır dedim hep. Biriktiyorum şu an sanırım. Bir de kısa süre de iki eve taşınma yordu ..
Alıştım mı? Henüz tam değil.. Hala Göktürk’ü özlüyorum. Arkadaşlarımı özlüyorum. Göktürk’te hayatın basit ve çok kolay olmasını özlüyorum. Kar kış olsa da spora arkadaşlarıma yürüyerek gitmemi özlüyorum. Spora gidip elektriklerin kesik olması nedeniyle kapıdan dönüp Le Pain’de yeşil çay içmeyi özlüyorum. Ya da spor çıkışı Bon manger’de dergi okumayı, Big Chefs’te kahvaltı etmeyi, Starbucks’ta akşam üzeri buluşmalarını, Cafe Nero’nun lattesini , Mulino’nun çilekli tartını, Komşu Fırının havuçlu kekini, Düş Evi’ni Senemin güler yüzünü, Gezi İstanbul’da kahvaltı sonrası kahve keyfini diye bitmeyecek özlemlerim var. 4 yıla o kadar güzel anılar sığdırmışım ki..
Sokakta hep tanıdık yüzlerle karşılaşmayı, sıcacık sohbetleri ve her geçen gün yenisi eklenen mağazaları dolaşmayı özlüyorum. Özlüyorum da özlüyorum. Sonu yok özlemenin.
Şimdi yeni bir yaşam da Ispartakule’deyim. Burası da Göktürk’ün ilk hallerine benziyor. Her yer inşaat halinde. Tabiki çok katlı siteler hali.. Arabasız bir yere gitmek mümkün değil. En yakın AVM ve benim de sürekli gittiğim AKBATI AVM. O da olmasa ne yapardım ben. Alıştığım bir çok var mağaza cafe vb içinde var şükür..
Çok yakında siteye yakın yeni yerler açılacak. Spor için de My Club hizmete girse oh diyeceğim ama nafile. Kış günü spor yapmadan nasıl geçer..
Velhasıl artık ” Ispartakule’de kar ” var diye bildireceğim..
Hayat işte..
YSM
Güzel kareler yakalamışsınız teşekkürler :))
göktürkte seni cok özleyenler var 🙂
Teşekkürler Ali Bey
Gültencim
Canım
çok özledimm
Arayacağımm