07 Tem Hafta ve Sonu Kaçamakları 3

Şimdi de Romadayız. Sevgili Melis yine süper bir anlatımla blogda… İyi tatiller.

Roma’ya doğru yola çıkıyoruz. İlk başta yazdığım gibi konaklama türümüz bu seyahatte hafta ve sonu şeklinde olduğundan hem haftadan gün hem de sonlarını çalarak bir tatil oluşturmuştuk. Sıra geldi tarih kokan İtalya Şehirlerinden birini görmeye.

Özellikle hiç İtalya’ya gitmediyseniz belki daha hızlı etki altında kalacaksınız. Ben birçok kez birçok şehrine gitmiş olmama rağmen gerçekten çok etkilenmiştim ki düşünün ben bu şehre 2009 yılında gittim. Ama çok fazla şeyin değişme olasılığı düşük,tarihi dokuya zarar değil çoğunlukla yarar getirecek şeyler yapılıyor bu da kayıp olmadığına göre. Geri kazanılan geçmiş diyebiliriz. Önceki yazımda Dan Brown’un kitabından uyarlanan Melekler Ve Şeytanlar filmini o sene içinde izlediğimi söylemiştim onun etkisi oraya gidip de , o muazzam heykellerle karşılaşınca bambaşka oldu , biraz kitabın içi biraz sanat tarihi bilgi ve coşkumla birleşti. Birde benim annemin sanat tarihi öğretmeni olması ayrı bir hız kazandırdı bu görüntülere, bende size şuan anlattığım gibi, dönüş günümde görebildim Roma Şehrini, çünkü iznimi işten ona göre alabilmiştim ve benim tatile çıktığım dönemde bayramdı ve işyerinin bayramda izne tahammülü pek yoktu sınırları zorlamıştım. Ertesi günde işe gittim. Gece uçağı ile dönmeyin o gece orada konaklayın gezin yemek yiyin yüzden de bunu üstüne basa basa yazıyorum, ailemin benim gibi izinle ilgili ciddi sorunları olmadığından onlar tüm bayramı Roma’da geçirdiler. Geldiklerinde ise ağızları kulaklarına varıyordu. Roma’ya doymuş olarak gelmişlerdi.Siz de doyun istiyorum 🙂

Ben Amalfi dönüşümüzü Napoli-Pompei’yi daha tatilimize başlarken ilk giderken gördüğümüzden bayağı iyi olmuştu. Şimdi biran önce Roma’ya varıp gzelliklerinden faydalanmalıydık. Sabah erken yola çıktığımız için Roma’ya öğlene doğru vardık. Ailemin konaklayacağı otele uğradık, şu an otelin adını hatırlayamadığım için size yazamadım ama en kısa zamanda yazının altına bunu ekleyeceğim.(Best Western Otellerini tüm Avrupa’da tavsiye ederim ama 3-5 yıldız arası olanları)

Her yere arabasız rahatlıkla gidebilirsiniz, ama belirli yerlere tabii ki araba şart zaten haritanız size yol gösterecektir, haritalarınızı otelden ya da turist bilgi edinme noktalarından temin edebilirsiniz.

 

Şehrin meleklere teslim edildiğini hissedeceksiniz, bazen o meleğin iyi mi kötü mü olduğunu anlamakta güçlük çekeceksiniz ama Meleklerin kuşattığı bu şehir size kitap okuyor ya da film seyrediyormuşsunuz hissi verecek size.

İlla şurayı gezin buraya gidin yazmayacağım niye mi? Hepsini görmeniz gerek yazdıklarımı anlayabilmeniz için hissedip bu duyguyu yaşayabilmeniz için. Vatikan’ı görmeniz (ama 3 saat gerekebilir bunu bilin). Collesium’u görmeniz, dışından bile olsa. İspanyol Merdivenlerine gidip oturmanız sokaktaki Pandomimci köpekli kadınla karşılaşmanız, olsa da olmasa da dilekleriniz için Trevi Çeşmesine para atmanız olmazsa olmazlardan.

Bu yazdıklarımı yapmadan sakın döneyim demeyin hatta eksik kalmışlar olabilir ama son gün hepsine yetişeceğim derken uçağı falan kaçırmayın sonra kendimi suçlu hissederim. Çünkü detayları yazdım sizde okudunuz, eksik yazmışsın ya da çok yazdın senin yüzünden telef olduk demeyin.

Pantheon, Saint Pietro Meydanı, Castel Saint Angelo gidilmesi önemli diğer yerler ama araba kiralamayı unutmayın. Benim için şehirde olmazsa olmaz olacak şeylerden biri de Dan Brown romanındaki O meleklerin sıra ile dizili olduğu her birinin ayrı bir temsiliyet barındırdığı köprü.   Mutlaka oradan geçerken tek tek hepsini inceleyin gerçek gibi olduklarını ve anlamları ile sizi hayrete düşürecekler. Tabii ki İspanyol Merdivenlerine doğru giderken alışverişin pençesine düşme ihtimaliniz benim gibi moda ve sanat meraklılarını ele geçirebilir buna dikkat etmelisiniz. Louis Vouitton vitrini her yerde insanı nasıl çeker ya da Furla’nın İspanyol merdivenlere yakın olması alışverişe teşvik amaçlı mıdır? Ya diğer markalar, bir şey almak için kendinizi illa zorlarsanız, zorlanmaya gerek yok canınız istediğini alın sonuç olarak fiyatlar nedense daha makul geliyor insana.

Ve sonunda dönme vakti, çok istemeyin ve seçmemeye özen gösterin Alitalia havayollarını, rötar olabiliyor, personelde can sıkıcı olabiliyor. Sadece relax tatilinizi düşünün, yaşadığınız mutluluğu ve huzuru.

Gözünüzü açıp kapadığınızda İstanbul’da olacaksınız, tabiî ki başka şehirden geldiyseniz bu seyahate aktarma olacağını düşünelim ama yine hayallerinize dalın, çektiğiniz fotoğraflara bakın. Ve yeniden gidişinizi planlamaya bakın ya da dostlarınıza yediğiniz lezzetleri sunmak için bir gün organize etmeyi planlayın.

Bu kadar yazının üstüne bana da biraz yorum yazın, gitmek isteyenler veya başka soruları olanlar bile olabilir.

Sonraki yazı seyahat odaklı ama bu sefer bir mekân 🙂 Okumak isteyenler sevgili Yeşim Mutluya yorum bıraksınlar.

Sevgilerle,

Melis Ekin

http://pinkylolamarka.blogspot.com/

İyi tatiller