Sayfa içi SEO İçin 5 Öneri

Sayfa içi SEO İçin 5 Öneri

Merhaba değerli yesimmutlu.com takipçileri. Bugün kişisel, e-ticaret, blog farketmeksizin internet sitesine sahip olan herkesin ilgisini çekeceğini düşündüğüm bir yazı ile sizlerin karşısındayım.

Bu yazı title etiketlerinizi düzenlemeniz, anahtar kelime araştırmasını daha sıkı yapmanız ve genel olarak sayfa içi etiketlerinizin ne kadar önemli olduğunu anlatan birbirinin kopyası onlarca örnekten biri olmayacak. Sizlerle paylaşacağım metotlar çok da üzerinde durulmayan ama önem taşıyan iyileştirmeler. Bahsettiğim noktaları iyi kavradığınız taktirde ufak dokunuşlar ile organik trafiğinizde gözle görülür iyileşmeler sağlayabilirsiniz.

Sitenizi hamburger yapan bir işletme olarak hayal ettiğiniz takdirde, site dışı SEO çalışmaları potansiyel müşterileri kendinize bağlamak adına bulunduğunuz girişimler ve sayfa sıralaması adı altında toplayabileceğimiz bütün stratejiler olur. Öte yandan sayfa içi SEO demek hamburgercinizde çalışan ürünlerin kalitesi, çalışanların işteki yeterliliği, mutfağın hızlı ve etkili servis için gerekli şekilde dizayn edilmiş olması anlamına gelir. İşletmeniz içindeki her türlü öğe sizin direkt olarak hamburger kalitenize yansıyacaktır bu da arama motorları bağlamında incelediğimizde kullanıcı memnuniyeti demektir.

Birçok site sahibi sayfa dışı SEO çalışmaları için girişimlerde bulunur. Bunlar da genel olarak backlink ve web deki diğer mantion’ları arttırmak çevresinde döner yani sayfa içi SEO çalışmaları es geçilir. Ne yazık ki sayfa dışı SEO çalışmaları tek başına yeterli değildir. Sayfa dışı çalışmalarınız ne kadar kaliteli olursa olsun site içi düzenlemelerinizi gerçekleştirmediğiniz taktirde sitenizden tam performans alamazsınız. O yüzden elinizden geleni yaptığınızı düşünmek aslında sonun başlangıcı olur.

Türkiye’deki web sitelerinde yapılacak en basit analizde bile profesyonellikten uzak bir şekilde gerçekleştirilmiş SEO kodlamalarını ve anahtar kelime yerleştirmelerini görürüz. Bu tür çalışmalar etkili olmadığı ile kalmaz Panda algoritmalarından da ceza almanıza sebep olur. Diğer taraftan, düzgün yapılmış sayfa içi SEO çalışmaları sıralamalarınıza çok hızlı bir şekilde etki eder ve uzun vadede etkisini gösterebilen sayfa dışı SEO çalışmalarına göre daha basittir.

Az sonra giriş yapacağınız yazıya başlamadan önce belirtmek isterim ki bahsettiğim yöntemler SEO alanında tecrübesi olan uzmanlara yönelik hazırlanmıştır. O yüzden bazı noktalar size anlaşılmaz geliyorsa lütfen yorum kısmına sorularınızı yazın. Şimdi derin bir nefes alın, başlıyoruz..

Sayfa İçi Link Yapısı Tek Başına Bir Anlam İfade Etmiyor

“Hakkımızda” ve “İletişim” gibi alt sayfaların neden yüksek sıralamaya ve domain otoritesine sahip olduğunu hiç düşündünüz mü? Çoğunlukla bu tür sayfalarda dışarıya açılan “external link” dediğimiz yapılar olmaz. Bunun nedeni de sitede dolaşan herhangi bir kişinin rahatlıkla site menüsünü kullanarak bu sayfalara ulaşabilmesidir. Eğer sitemizi oluşturan sayfalara Hakkımızda ve İletişim adlı sayfaları link üzerinden bağlarsak Google bu içeriği önemli olarak algılayacaktır.

Arama motorlarının tercihleri ya da istekleri yoktur; görevleri mühendisler tarafından belirlenmiş ve belli başlı hesaplara göredir. Bu yüzden arama motorlarının aslında tam olarak neyi aradığını bilirsek sitemizi daha iyi optimize ederiz. Arama motorları, kullanıcının sunduğu anahtar kelimeler üzerinden bir arama yaparken sayfalarınızı birbirine bağlayan içsel link yapısını takip eder. Arama motorları site içi bağlantıların hepsi aranıncaya ya da arama zaman aşımına uğrayıncaya kadar sonuç listesini oluşturur.

Site içi bağlantıları iyileştirmek sayfa içi SEO denilince akıllara gelen ilk adımlardan biridir. Bu tür çalışmalar yapıldığında çoğu zaman sitenizin sıralaması daha iyi bir konuma gelir. Bahsettiğim yöntem çoğunuzun da bildiği üzere “anchor metin” düzenlemesi. Bir site içindeki anchor metinlerin tamamını alıp okursak o sitenin az çok ne ile ilgili olduğunu hayal edebiliriz.

Sorun: Yeterince optimize edilmemiş sayfa içi link yapısı Google algoritmalarının alakası pek de bulunmayan arama sorgularını sitenin en yüksek görüntülenme alan ve önemli olarak algılanan sayfasına bağlamasına neden olur. Site içi link inşaasının doğru yapılmamasının en belirgin sonucu, anahtar kelimelerle doldurduğunuz ana sayfanızın arama sonuçları listesinde istenilen sıralamayı yakalayamamasıdır.

Çözüm: Eğer bir blog’unuz varsa başlangıç olarak 20 – 30 adet yazıyı önemli gördüğünüz, potansiyel okuyucuların sitenize vardığında ilk görmek istediği içeriği belirlediğiniz sayfalara bağlayınız. Sonrasında ise aylık 15 – 20 adet yazı ile işlediğiniz konu ne ise daha derinlemesine bir araştırma yapmaya başlayın. Bu arada yazılarınız arasında bağlantılar kurmayı unutmayın. Sonuç olarak amacınız sitenize en çok okuyucuyu çekebilcek sayfalar üzerine yatırım yapmanız. Bu da eski ve yeni bütün içeriği anlam bütünlüğü sağlayacak şekilde birbirine bağlamaktan geçiyor.

Google’ın site içi bağlantılarınızı maksimum potansiyelde değerlendirmesini istiyorsanız yarattığınız içeriklerin kaliteli ve ilginç olmasına önem vermeniz gerekir. Farkındaysanız anchor metinleri hakkında bir optimizasyondan bahsetmedim. Site içi bağlanan içerikler eğer ilintili olmazsa anchor metinlerine ne yazdığınızın pek de bir önemi yok. Aklınıza orijinal anchor metin fikirleri gelmiyorsa “Linke Tıkla” ifadesi bile Google için yeterlidir. Yeter ki içerikler anlamlı bir bütün oluştursun.

Şimdi sırada yapacağımız şey site içindeki kullanıcı çekme potansiyeli yüksek olan sayfaları arama motoru sorgulamaları sonucunda kullanıcıların sitenize ilk ulaştığı sayfaya bağlamak. Bu tür bir iyileştirme ile var olan içeriklerinizin ful potansiyelini kullanacaksınız. Bu çalışma için ScapeBox adlı programı kullanacağım. Sitenizin URL’sini “site:domainname.com” şeklinde girdikten sonra “Start Harvesting” butonuna tıklıyoruz.

Screen Shot 2015-03-12 at 17.22.02.png

Bu işlem sonucunda sitenizin içindeki bütün sayfaları sağ taraftaki listeye düşürürsünüz. Şimdi sayfalarınızın popularitesine ve kullanıcı potansiyellerine bakacağız.

  • “Check PageRank” butonuna tıklayın ve “Get URL Pagerank” seçeneğini seçin sonrada “Import/Export URL’s & PR” butonuna tıklayarak işlemi tamamlayın.

Screen Shot 2015-03-12 at 17.35.19.png

Belki aklınızdan “Sayfa Sıralaması” (Page Rank) sitenizin potansiyelini anlamak adına en  doğru referans noktası değil diye geçebilir. Size hak veriyorum ama yine de imkanlar dahilinde gayet işe yaradığını düşünüyorum. Aslına bakarsanız “Sayfa Otoritesini” analiz etmek çok daha etkili olurdu ama bunun için SEO hizmeti veren Moz, aHrefs, Link Research Tools gibi ajanslar ile çalışmanız gerekir.

Şimdi analizimize geri dönelim.

  • Sosyal networkler üzerindeki popülaritenizi öğrenmek adına “Addons” menüsü içindeki “ScrapeBox Social Checker” seçeneğine tıklayın. Şimdi elde ettiğiniz datanızı ilk adımda analizini yaptığımız Sayfa Sıralaması datası ile birleştirip karşılaştırın.

Screen Shot 2015-03-12 at 17.38.05.png

Şimdi Excel üzerinden iki data tablosunu birleştirip hangi sayfaların fazla kullanıcı potansiyeline sahip olduğunu tespit edip bu sayfaları, arama motoru sorgulamaları sonucunda sitenize ulaşan kullanıcıların kolayca ulaşabilceği şekilde, anasayfanıza site içi bağlantılar ile sonuçlandırabilirsiniz.

Screen Shot 2015-03-12 at 17.39.16.png

2.Kafa Karışıklığına Neden Olan Kök Dizini

Muhtemelen en çok gözardı edilen durumlardan biri olabilir kök dizini bakımı. Google sitenizle ilgili bilgileri toparlarken sadece bir kaç saniye zaman harcar o yüzden bu zamanı etkili bir şekilde kullanmak site içeriğiniz hakkında daha fazla bilgi analizini sağlar.

Sorun: Site sahipleri, iyileştirme çalışmaları yapan kişiler ve webmaster ların genel davranış şekli işe yaramayan istenmeyen dosyaları kök dizinine sallamaktır. Bu durumu geri dönüşüm kutusuna atılan ama silinmeyen dosyalara benzetebiliriz. Kök dizinine atılan bu dosyalar görsel olmadığı sürece bu işlemin çok da sorun olmayacağı düşünülür oysa ki kök dizini altındaki her dosyanın bir etkisi olacaktır. Buradaki sorun Google’ın sitenizin içeriğini analiz etmesine harcadığı zamanın azlığı ve buna rağmen aktif olan içerik dışında aktif olmayan içeriği de analizden geçirmeye çalışmanızdır. Bu tür dosyalara örnek vermek gerekirsek.

  • Aynı dosyaların farklı uzantılı halleri

  • Deneme dosyaları/eskizler

  • Kullanılmayan pdf ve doc uzantılı dosyalar

  • Yedeklenmiş içerik

  • Kullanılmayan görüntü, video ve müzik içerikleri

Çözüm: Hemen bir adet dizin açıp bu dizine eski dosyalar adını veriyoruz. Sonra da kullanılmayan bütün dosyaları bu dizinin altına koyuyoruz. Bunun dışında daha derine giderek alt dizinler oluşturup görüntü, video ve müziklerinizi bu dizinlere yerleştirebilirsiniz. Lütfen bu işlemleri yaparken kullandığınız web adreslerini en güncel olucak şekilde güncelleyin. Bu içeriklere giden sayfa içi bütün linkleri bulmaya çalışmakla zaman kaybetmeyin. Değişiklikleri gerçekleştirdikten sonra kırık linkleri algılayan bir yazılım kullanın ve hangi linklerin devre dışı olduğunu tespit edin. Ben bu tür işlemler için xenu link sleuth yazılımını kullanıyorum. En son olarak da robot.txt dosyanıza belirttiğim komutu ekleyin:

Disallow: /eski-dosyalar/

3. Çoğaltılmış İçerik Sorunları

Google çoğaltılmış olan her içerik için sitenize ceza vermez. Çoğu zaman bir çok sitede çoğaltılmış içerik bulunur. Google bu içeriklerin ne amaçlarla yerleştirdiğini akıllı algoritmalar ile algılayarak gerekli bulduğu yerlerde sitelerin sıralamalarını aşağılara çeker. Çoğaltılmış içerik genel olarak sitenizin kullanıcı gözünde değer kaybetmesine sebep olur ve çoğu zaman bunu fark etmeyiz.

Arama motorlarını kullanarak yaptığımız aramalar binlerce siteyi tespit eder. Örnek vermek gerekirse Google bize bu aramaların sadece ilk 1000 tanesini sunar bu da 100 adet “Gooooogle” sonuç sayfası demektir. Hiç kimse 10. Sayfadan sonrasını merak etmediği için genel olarak ilk sayfadaki sonuçlar ile yetiniriz. Google’da bu güvenimizi kırmayacak şekilde hareket eder ve bu yüzden çoğaltılmış içerik içeren sitelerle amansız bir mücadele içerisindedir.

Bahsettiğim üzere ilk 1000 sonuç arama ilişki yakınlığına, domain otoritesine ve diğer bir çok faktöre göre sıralandıktan sonra çoğaltılmış içeriği algılayan filtrelere maruz kalırlar. Çoğaltılmış içerik siteniz üstünde gereksiz bir yük yaratır ve bu yük sıralamalarda sitenizi aşağılara çekecektir. Teorik olarak bakarsak çoğaltılmış içerikten oluşan bir sayfa arama sonuçları listesinin ilk sıralarında görüntülenmeye başlanabilir ama buna harcayacağınız efor ve para uzun dönemde mantıklı bir yatırım olmaktan çıkar. Unutmayın Google bu tür hadiseler ile başa çıkmak için sizden çok daha fazla yatırımlar yapıyor.

Şimdi spesifik sorunlar ve onların çözümlerine göz atacağız.

Sorun: Sitenizin URL’sini farklı şekillerde yazmak. Örnek olarak: www.name.com/index.php ve www.name.com şeklinde. Bütün bu farklı varyasyonlar aynı sayfayı göstermektedir ve Google tarafından hepsi sonuçlarda gözükebilir.

Screen Shot 2015-03-12 at 17.58.01.png

 Çözüm: İlk olarak aşağıda yazan komutları htaccess dosyasına girin ( domain kısmını kendi sitenizin adı ile değiştirin.)

RewriteEngine On

RewriteCond %{THE_REQUEST} ^[A-Z]{3,9}\ /index\.php

RewriteRule ^index\.php$ / [L,R=301]

RewriteCond %{HTTP_HOST} ^www\.domain\.com$ [NC]

RewriteRule ^(.*)$ http://domain.com/$1 [L,R=301]

Sonrasında Google Webmaster Aracı üstünden arama motoları tarafından öncelikli olarak görüntülenmesini istediğiniz sayfa ile gerekli ayarları yapın

Sorun: Sitenizin hem güvenli hem de normal versiyonu olması. (HTTPS/HTTP)

Çözüm: Güvensiz olan versiyondan güvenliye geçişte htaccess dosyanızın içine aşağıda belirttiğim komutları girin.

RewriteEngine on

RewriteCond %{SERVER_PORT} !^443$

RewriteRule ^(.*)$ http://www.domain.com/$1 [NC,R=301,L]

Sorun: Birden çok sayfa için kullanılan title etiketi ve meta etiketleri.

Çözüm: Google Webmaster Aracını kullanarak çoğaltılmış olan bu içerikten kurtulun. Hazır arayüzdeyken araç tarafından yapılan önerileri de göz atmayı unutmayın.

Screen Shot 2015-03-21 at 10.21.30.png

Sorun:  Site içi sayfalarda kullanılan parametreler. Bir çok site farklı URL parametresi kullanarak bilgilerini analiz eder. Merak etmeyin Google bu konuda da bize yardım eli uzatıyor.

Screen Shot 2015-03-21 at 10.22.51.png

Çoğaltılmış içerik olup olmadığını belirlemek adına Webmaster Aracını kullanarak Google’ın kullanıcağı parametreleri belirleyin ve gerekli adres iyileştirmelerini yapın. Burada önemli olan nokta parametreleri Google herhangi bir algoritmik güncelleme yapmadan belirlemektir. Eğer bir güncellemeye maruz kalırsanız sitenizin Google tarafından tekrar analizinin yapılması ve değişikliklerin algılanması zaman alabilir. Çoğunlukla Google’ın güncellemeden ceza alan siteleri, site içi hataları düzelttiği taktirde bir sonraki güncellemede cezadan çıkardığını biliyoruz.

  • CopyScape kullanarak çoğaltılmış içeriği saptayıp ve gerekli optimizasyonda bulunun

  • Birbirine yakın içerikleri aynı sayfa atında toplayın. Eğer mümkünse daha uzun sayfalar, yazılar yaratarak benzer içerikleri bir sayfa içinde toplayın. Bu tür bir çalışmayı var olan içeriklerin olduğu sayfalar ile yaptığınızda iptal olan sayfalarınızdan yeni ve güncellenmiş olan içerik sayfalarına yönlendirme yapmayı unutmayın.

  • Rel=”cononical parametresini kullanarak yeni sayfanızı eski içeriği barındıran sayfalara bağlayın.

<link href=”http://www.example.com/canonical-version-of-page/” rel=”canonical” />

4. Site Yüklenme Hızı

Google’a göre kullanıcı memnuniyeti bilgiye ulaşımın rahatlığı ile eş değer bir anlam taşıyor. Bu da kullanıcıların istedikleri bilgiyi olabildiğince çabuk bir şekilde elde etmesi anlamına geliyor. Yaptığınız aramalar sonucunda ne kadar az zaman harcıyorsanız Google o kadar memnun kalıyor. Site sahipleri için de durum tam tersidir. Kullanıcılar sitenizde ne kadar uzun süre zaman harcıyorsa bu sizin için o kadar iyidir. Eğer sitenizin yüklenme hızı düşük ise bunu trafik kaybı olarak yaşıyor olabilirsiniz. Yavaş yüklenen siteler kullanıcı memnuniyetsizliğine neden olur ve sitenizde surf eden kişilerin artık canından bayıp sitenizden çıkmasıyla sonuçlanabilir. Google da bu durumun farkında olduğundan site yüklenme hızlarını kontrol eder ve gerekli cezaları site sahiplerine uygular.

Sorun: 2011 yılında ilk defa Matt Cutts’ın bahsettiğine göre site yüklenme hızı sıralama faktörleri arasında yer alıyor. Hype İstanbul ekibi olarak bizim gözlemlediğimiz ise bu faktörün zamanla önem kazandığı. Bugün şunu söyleyebilirim ki site yüklenme hızındaki artış çoğu zaman sıralamalarınızı yükseltici bir rol üstlenir.

Çözüm: Öncelikli olarak sitenizin şu andaki durumunu analiz edin. Bunun için ben çoğu zaman Google’ın sunduğu araçları kullanmanızı tavsiye ederim çünkü faktör olarak kullandıkları parametreler aynı şekilde sundukları araçların da altyapısını oluşturuyor. Şimdi görüceğimiz örnekte iki adet araç kullanarak durumu analiz edip gerekli iyileştirmeleri yapacağız.

  • PageSpeed Insight siteleri yüklenme hızlarına göre puanlar. 0 demek en yavaş 100 ise en hızlı demektir. Google kendisini 99 olarak puanlandırır. Hedefimiz 70 ya da üstü bir hız puanı elde etmektir. Skorlar renkler ile sembolize edilir. En azından sarı alana denk gelen hız puanını yakalamak isteriz.

Screen Shot 2015-03-21 at 10.30.29.png

Analizden sonra araç size iyileştirmeler üzerene neler yapabilirsiniz hakkında tavsiyeler verir.

  • GTmetrix çok daha gelişmiş bir düzeyde analiz sunar. Google aracı dışında neden bu programı kullandığımı merak edicek olursanız PageSpeed Insight site yükleme hızını etkileyen bütün faktörleri sunmaz ve en iyi optimizasyonu yapmak istiyorsanız daha fazla detayı bilmeniz gerekir. Yslow tabına bakın. Analizi timeline tabinde yapacaksınız:

Screen Shot 2015-03-21 at 10.32.45.png

Daha ileri seviye bir analiz istiyorsanız. Anlık güncelemeler sunan plugini internet tarayıcınıza yükleyebilirsiniz. Bknz: http://yslow.org

Düşük olan hızınıza hızlı bir çözüm arıyorsanız ve bunu az kod girerek yapmak planınızsa aşağıda belirttiğim üç adet yöntemi izleyin ve sonrasında tekrardan yukarıdaki iki adet aracı

kullanarak sonuçları tekrar gözden geçirin.

  • Site içindeki bütün görüntüleri optimize edin.

  • GZIP adlı programı kullanarak dosyalara sıkıştırma uygulayın. Aşağıda yazılan komutları htaccess dosyanıza ekleyin.

AddOutputFilterByType DEFLATE text/plain

AddOutputFilterByType DEFLATE text/html

AddOutputFilterByType DEFLATE text/xml

AddOutputFilterByType DEFLATE text/css

AddOutputFilterByType DEFLATE application/xml

AddOutputFilterByType DEFLATE application/xhtml+xml

AddOutputFilterByType DEFLATE application/rss+xml

AddOutputFilterByType DEFLATE application/javascript

AddOutputFilterByType DEFLATE application/x-javascript

  • Dosyalarınız için son kullanma tarihlerini belirleyin ve htaccess dosyasınıza aşağıdaki komutları girin.

<IfModule mod_expires.c>

ExpiresActive On

ExpiresDefault “access plus 1 month”

ExpiresByType image/x-icon “access plus 1 year”

ExpiresByType image/gif “access plus 1 month”

ExpiresByType image/png “access plus 1 month”

ExpiresByType image/jpg “access plus 1 month”

ExpiresByType image/jpeg “access plus 1 month”

ExpiresByType text/css “access 1 month”

ExpiresByType application/javascript “access plus 1 year”

</IfModule>

5. Arama Motorlarını Endişelendirebilecek Hareketlerden Kaçının

Kullandığınız bazı dosyaların ya da belli kod satırlarının devre dışı bırakılması Google’ın akıllı algoritmalarını harekete geçirebilir ve sonucunda sıralamalarınıza zarar verebilir. Google siteniz hakkındaki her şeyi bilemez ve manüel olarak bütün içeriğinizi tarayamaz bu yüzden iyi niyetle yaptığınız değişiklikler kimi zaman istenmeyen sonuçlar getirebilir.

Sorun: Sitemizde bloklanmış dosyaları barındırmak Google’ın direkt bir şekilde sitemizi tehlike içeriyor olarak damgalamasına neden olur.

Çözüm: Aşağıda bahsedeceğim listeyi gözden geçirip gerekli düzenlemeleri yapın.

  • Robots.txt dosyası içerisinde olan JavaScript ve CSS dosyalarını bloklamayın. Google bu tür değişiklikleri hemen fark eder. Google’ın bu konuya bu kadar yakından ilgi göstermesinin nedeni tam olarak belirgin değildir. İçerik spamı yapan kişiler bu tür dosyaları kullanır. Google da bu tür bir hareketi yakalamak istiyor olabilir.

fetch-as-google-no-css.png

****Ex: Blocked CSS = Bloklanmış CSS****

  • Şablon dosyalarını bloklamak JS ve CSS dosyalarını bloklamaya neden olan en yaygın davranış biçimidir. Genelde bu tür bir harekette bulunanlar Google’ın kod dosyaları yerine içerik dosyalarını analiz ettiğini düşünür. Aslında bu yanlış bir düşüncedir. Eğer WordPress kullanıyorsanız Plugin dizinini bloklamanız gerekir.

  • Google sadece sayfa içindeki metinleri okuyabiliyor diye görsellerinizi önemsiz olarak düşünmeyin. Görsellerinizin bulunduğu dizini bloklarsanız Google bu görsellere ulaşamaz ve sıralamalarınız büyük bir ölçüde zarar görür. Yeterli bir sebep olmadıkça görsellerinizin bulunduğu dizinlere olan erişimi engellememenizi öneririm.

  • “RSS Feed” dizinine olan erişimi engellemeyin. Google “RSS Feed” sayesinde siteniz ile ilgili büyük miktarda bilgi edinir.

  • Her ay bir ya da iki kez Google Webmaster Aracı üzerinden sitenize gelen trafiğin hangi kelimeler vasıtası ile olduğunu tespit edin. Analizlere baktığınızda gelen trafiğin bir kısmının aslında site içeriğiniz ile hiçbir alakası olmayan anahtar kelimelerden dolaylı olduğunu göreceksiniz. Gerekli iyileştirme çalışmalarını yaparak sitenize gelen trafiğin sadece sitenizle ilgili alana ait anahtar kelimeler üzerinden olduğundan emin olun. Bu analiz sayesinde sitenize Black Hat SEO yöntemleri ile yerleştirilmiş +18 içerik varmış gibi davranan sayfaları ve anahtar kelimeleri yakalarsınız.

Screen Shot 2015-03-21 at 10.44.18.png

2 Yorum
  • Murat Yazıcı
    26 Ağustos 2015 saat 11:19

    Mükemmel bir yazı olmuş. Yazarı tebrik ediyorum.

  • Yeşim MUTLU
    01 Eylül 2015 saat 08:34

    Teşekkürler 🙂

Yorum Yazın